top of page

GENÇLER NEDEN SARAÇHANE’DE ?, NEDEN SOKAKTA ? BU GENÇLER KİMLER ?

  • ctt
  • 9 Nis
  • 2 dakikada okunur

Ellerinde Türk Bayrağı, atkılar ya da cerrahi maskelerle yüzlerini kapatmış öğrenciler, Saraçhane Parkı’nda polis barikatlarının önünde slogan atıyor. Kimi elinde biber gazına karşı süt dolu pet şişeler taşıyor, kimi zıplayarak marşlara eşlik ediyor. Sadece iktidara değil, muhalefete de eleştirilerini yüksek sesle dile getiriyorlar. Tek istedikleri ise daha adil bir yaşam. Gösterdikleri tepkiler kişi veya gruplar için değil, Türkiye’nin ilerlediği tehlikeli iklim olduğunu ifade ediyorlar.


Beyazıt’tan Saraçhane’ye: Tepkinin Yükselişi


19 Mart sabahı gözaltı haberlerinin yayılmasıyla birlikte, İstanbul’un muhalif buluşma noktası haline gelen Saraçhane. Ancak bu kez kalabalığın yerini genç bir kitle aldı. İstanbul Üniversitesi önünde toplanan öğrencilerin polis barikatını aşma anı sosyal medyada büyük yankı uyandırdı. O görüntülerin ardından Saraçhane’ye doğru yürüyüş başladı. Aynı saatlerde CHP Genel Başkanı Özgür Özel, İstanbul Büyükşehir Belediyesi binasında basın açıklaması yapıyordu. Öğrencilerin eylemini selamladı ve akşam için miting çağrısında bulundu. Sonrasında sadece Saraçhane değil, İstanbul’daki birçok üniversite kampüsü de hareketlendi. WhatsApp gruplarında organize olan öğrenciler, kampüslerden Saraçhane’ye akın etti.




“Mesele İmamoğlu değil, Hak Mücadelesi Haklarımız İçin Buradayız”


Saraçhane Eylemlerine katılan gençlerden G.T. Saraçhane olaylarını aktardı. “Ben 25 yaşında bir genç olarak, bu güç ve tepkilerden bu denli etkileneceğimi, ülkesini laik, demokratik ve özgür bir ülke haline getirmek için göstermiş olduğum bu mücadelede şiddetin böylesini göreceğimi bilemezdim. Güvenlik güçlerinin uygulamış olduğu orantısız güce maruz kaldım ve vücudumun belirli yerlerinde plastik mermiden dolayı hasarlar oluştu. Asıl mesele görmüş olduğum şiddet değil beni asıl yaralayan mesele bunu kendi ülkemin kendi devletimin polisinden, diğer arkadaşlarım gibi asla haketmediğim bir muamele görmüş olmam. Ben henüz 25 inde bir gencim ve bu ülkenin bir evladı olarak hayatımda ilk kez bu denli bir şiddete maruz kalıyorum. Geleceğe ve adalete olan inancım bir kez daha sarsıldı. Herkesin asıl anlaması gereken olay, meselenin sadece İmamoğlu meselesi olmadığıdır. Bu bir hak mücadelesi, haklarımız için buradayız. Düşünce özgürlüğünü kısıtlıyorlar, işlerine gelmeyen her şeyi engelliyorlar. İmamoğlu’na yapılanlar bize de yapılabilir.”



Öğrenciler Tek Ses Değil, Ortak Öfke Oldular


Saraçhane’deki gençler arasında farklı siyasi görüşlere sahip olanlar çoğunluktaydı. Gençlerin bazıları Zafer Partisi’ne, bazıları ise Türkiye Komünist Partisi’ne yakın hissediyor. Ancak büyük çoğunluğun herhangi bir siyasi oluşumla doğrudan bir bağı yok. Hatta birçoğu, hayatında ilk kez bir eyleme katıldığını söylüyor. Sloganlar arasında “Zıplamayan Tayyip’tir”, “Faşizme karşı omuz omuza”, “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” gibi sesler hiç susmuyor. Dövizlerde “Çapulcuların çocukları büyüdü” yazıyor.




“Verdiğimiz Oyun Anlamı Olmalı, Gelecekten Bu Kadar Umutsuz Olmamak İçin Oradaydık.”


Anayasal hakları ile orada olduğunu söyleyen G.T. “Herkesin bu olaylara tepki göstermesi lazım. Geç bile kaldık. Bizler sadece hakkımızı aramak için oradaydık. Haksızlığa, hukuksuzluğa, yıllardır devam eden adaletsizliğe karşı olduğum, bir kadın olarak güvende hissetmediğim, bir öğrenci olarak geleceğe dair umudum kalmadığı için, ben ve benim gibi umutsuz yol arkadaşlarım için oradaydım. Verdiğim oyun bir anlamının olmasını ve gelecekten bu kadar ümitsiz olmamayı istiyorum.

Biz gençlerin protesto sırasında yaşadığı şiddet ve yersiz tutuklamalar, demokratik toplumların temel değerleriyle çelişen ciddi bir durumdur. Protesto, insanların fikirlerini özgürce ifade etme hakkının bir parçasıdır. Özellikle öğrenciler gibi gençlerin, toplumlarındaki sorunlar hakkında seslerini duyurabilmeleri çok önemlidir. Bu tür olaylarda şiddet ve keyfi tutuklamalar, hem bireylerin haklarına hem de toplumsal barışa zarar verebilir.” Sözleriyle tutuklamaların toplumsal barışa zarar vereceğini ifade etti.








 
 
 

Kommentare


bottom of page