SAKARYA KYK YURTLARINDA BARINMA, CAN SAĞLIĞI VE GÜVENLİK

Öğrencilerin yoğun olarak tercih ettiği şehirlerden Sakarya’da öğrenim gören ve barınmaya çalışan kız ve erkek yurtlarının güncel durumlarıyla alakalı bilgi edindik. Sağlık ve can güvenliğinde ciddi sorun yaşayan öğrenciler bu durumu “Yurtlar akıl dengesini bozacak” şeklinde ifade ediyor. T.Ü.Ü iki yıldır kaldığı Sabahattin Zaim Kız Öğrenci Yurdunun, K.A ise Arif Nihat Asya Erkek Öğrenci Yurdunun sağlık ve can güvenliği açısından artı ve eksilerini açıkça dile getirdiler.

Yemekler İnsani Değil, İnsanca Yaşamak İstiyoruz!

Sağlık ve can güvenliği noktasında yeme-içme önemli bir yer almaktadır. Uzun bir süredir KYK yurtlarında verilen yemeklerin hijyenden uzak ve besleyici olmaması dikkat çekiyor. Sakarya’da bulunan kız ve erkek öğrenci yurtlarında da aynı sorunlar devam etmektedir. “Yurtlarımız farklı ilçelerde olmalarına rağmen her KYK’da olan sorunlar da oldukça benzer. Çatal ve kaşıkların temiz olmaması, yemeklerin tam pişmemesi ya da fazla pişmesi rahatsız edici olabiliyor. Yemeklerin içinden çıkan kıllar, böcekler mide bulandırıcı bir durum. İnsani değil, insanca yaşamak istiyoruz.“

ARİF NİHAT ASYA ERKEK ÖĞRENCİ YURDU- YEMEKHANE

6 Kişilik Odalarda Barınamayanlara Eziyet Gibi Karar. Sayıyı 8 Kişiye Çıkardılar!

20 m2 oda içerisinde 8 öğrenci kalmanın zorluklarını psikolojik yansıması dışında, kişisel ihtiyaçları durumunda da ciddi sorunlar yarattığını aktaran öğrenciler “Yurtta çamaşır yıkamak için sıra yöntemi ile bir önceki günden randevu alınıyor. Bazen çamaşır sırası bulmak zor oluyor. Bulduk ve yıkadık diyelim asmak için boş bir askı bulmak daha da zor. Kurutma makinelerine atmak kıyafetler açısından pek hijyenik olmadığından mecbur oda içinde yatak üstlerine atarak kurutmaya çalışıyoruz. Bu şekilde altı kişi barınmaya çalışırken birden odaları yıl başından sonra 3 aylık bir süre ile 8 kişilik kontenjana yükselttiler.“ K.A. oda içerisinde nefes almanın dahi zor olurken hijyen ve temizliğin bu durumda oldukça mizahi olduğunu söylüyor. Odada kalan bir kişi hasta olduğunda 6 kişinin veya 8 kişinin aynı anda hastalıktan şikayet etmesini dile getirirken sağlık sorunlarının ciddi yerlere ulaştığını vurguluyor. Ders çalışmak için masalarının olmamasıyla birlikte uzun bir süre sonra bir çözüm bulunduğunu aktaran T.Ü.Ü. Beğendiği yönlerinde ise bahar dönemlerinde yapılan hazırlık ve şenliklerin güzel bir ortam oluşturduğunu ifade ediyor.

Yaşanan İl Veya İlçe Fark Etmiyor, KYK Yurtları Güven Vermiyor!

Bulunduğu yurtları genel bir değerlendirme olarak ortak değerlendiren T.Ü.Ü. ve K.A. “Yurtlarımız güvenli sayılmaz. Her ne kadar kampüs içi girişlerinde kontrol olsa da bir şekilde girmek isteyen girebiliyor aslında, güvenlikler parmak okutmak dışında çok da bir iş yapmıyor. Kampüs içinde veya dışında olan bir yurdun güvenlik durumu böyleyken genel olarak yurtların pek güvenliği olduğunu düşünemiyoruz. Sağlık açısından haftada bir veya iki kere toz alma ve su tutma şeklinde temizlenen ortak kullanım alanlarımız her geçen gün sağlığımızı tehdit ediyor.”

Yurtları çevresinde oldukça fazla güvenliği tehdit eden durum aktaran öğrenciler, yurt çevresinde silahlı çatışma ve sokak köpeklerinin bulunmasının tehlikeli olduğunu, geç saatlerde dönüş güzergahlarında kendilerinin sorun yaşadıklarını aktarıyorlar. Geç saatlerde dönüşlerinde bizzat kendilerinin sorun yaşadıklarını ilettiler. “Yurdun oda kapıları kilitlenmediği için güvende hissetmek mümkün değil, kadın veya erkek ister istemez kapı açık olduğunda tedirgin hissettiriyor. Odaya İsteyen girebilir bu konuda pek emin değilim, Her ne kadar bloklarda güvenlikler de olsa güvende hissettirmiyor.”

Yurtların psikolojik olarak bazı sorunlar yaşattığını aktaran öğrenciler. “İlk geldiğimiz zamanlarda kimsenin birbirini tanımaması, birbirinden farklı 6-8 insanın bir anda aynı odada yaşamaya başlaması tuhaf ve zor bir durum. Zamanla ortama ayak uyduruluyor fakat zor bir süreç olduğu bariz gerçeklerden . Hala kendi aramızda sorunlar, tartışmalar oluyor.“ Birçok öğrenci için üniversiteye başlamak, hayata atılan ilk ciddi adımlardan biridir ve yurtlar da bu yolculuğun başlangıç noktası olur. Ancak yeni bir şehre, yabancı insanlara ve farklı bir düzene alışmaya çalışan öğrenciler, yurt yaşamında çeşitli zorluklarla karşılaşır. Sessiz bir köşe bulamamak, kişisel alan eksikliği, paylaşılan yaşam alanlarında yaşanan uyum problemleri ve çoğu zaman yetersiz imkânlar öğrencilerde yalnızlık ve stres duygusunu artırır. Tüm bu zorluklar içinde öğrenciler hem eğitim hayatlarını sürdürmeye hem de kendi kimliklerini bulmaya çalışırlar. Bu yüzden yurtların sadece barınma değil, aynı zamanda destekleyici bir yaşam alanı olması gerektiği unutulmamalıdır.Türkiye'nin dört bir yanından gerek sosyal medya gerek haberler aracılığıyla seslerini duyurmaya çalışan öğrenciler sadece insanca barınmak ve yaşamak istiyor.